
Kategoriler
Akide
Göster›


Hadis ve Hadis İlimleri
Göster›


Kur'an ve Kur'an İlimleri
Göster›


Aile Fıkhı
Göster›


Fıkıh ve usulü
Göster›


Fıkıh

İbadetler
Göster›


Taharet/Temizlik
Göster›


Namaz
Göster›


Zekat
Göster›


Oruç
Göster›


Hac ve Umre
Göster›


Cenaze ve Kabirlerle İlgili Hükümler
Göster›


Cihad ve Hicret
Göster›


Muamelat/Hukuk
Göster›


Had ve Tazir Cezaları
Göster›


Suçlar
Göster›


Adetler
Göster›


Fıkıh Usulü
Göster›


Adab, Ahlak ve Rekaik/Kalpleri Ürperten Ameller
Göster›


İlim ve Davet
Göster›


Psikolojik ve Toplumsal Problemler
Göster›


Tarih ve Siyer
Göster›


Terbiye
Göster›


Cenaze ve Kabirlerle İlgili Hükümler
Cenaze namazının mescidin (câminin) içinde kılınmasının hükmü
KaydetDefnettikten sonra ölü için toplu halde duâ etmenin ve duâ ettiren kimseye (imama) ücret ödemenin hükmü
KaydetÖlünün kendi evine defnedilmesi câiz midir?
KaydetYabancı bir erkeğin, ölen bir kadını kabrine koyması (defnetmesi) câiz midir?
KaydetSünnet olan; ölüyü defnettikten sonra kabrin yanında ayakta duâ etmektir
KaydetCenâze namazında ölü için yapılması gereken belirli bir duâ var mıdır?
KaydetÖlünün, sırt üstü kabre konulmasının hükmü
KaydetÖlü, kabrini ziyâret edeni hisseder mi?
KaydetDefnettikten sonra ölü için yapılan duâ belirli bir sayı ile sınırlı değildir
KaydetDefnedildikten sonra ölüye telkinde bulunmak bid'attır
Kaydet